18.04.2010

Hebele hüb

Hıı gece gece hangi deliler dürttü beni bilmeyerek açtım blog falan okudum. Yine gördüm tek depresif ben değilim iyi hoş. Bir yandan Ci, Bukleli, Adıbelli, Zohri ...(amma çok erkek), sonraa Kırmızışın ve Havhav. [Özledim çok, yahu daha bi kaç gün geçti ama çok özledim valla] Neyse kiminiz çaktırıyorsunuz, kiminizi sadece ben biliyorum, kiminizi başkaları. Ama hepinizin bir yarası bir şeyleri var işte. Bu arada pis erkekler çağırmadınız beni rakıya ayrıca tekrar ve tekrar kınıyorum evet üç deyince topluca tükürebilirim yüzünüze. Afiyet olsun ama yine de. Ayrıca, herkes biraz sakin olsun ya. Böyle birden sanki herşey tersine döndü gibi. Ben o kadar depresif değilim, Bukleli biraz asabi, Zohri'min içindeki 'Yes Man' kayboldu, Kırmızışın artık şarap içebiliyor, Adıbelli tiyatro dışında başka konudan konuşabiliyor. Evet evet, biliyorum beklediniz ama bulamayacaksınız. Hayat Ci. için tersine dönmedi, bildiğimiz huysuz. Ama merak etme seviyorum seni sevdiceeem. Aaa, Ceren Gök vardı bir de. Bak onu da çok seviyorum. Böyle gelse de eğlensek ne hoş olur. Tiyatroyu bıraktım ya ben şimdi, hayat pek bir sıkıcı. İnanılmaz bir enerji var içimde, 3gün spor yapmamış Havhav gibiyim. Yerimde duramıyorum. Ya derslerim de çok kötü, benden bi cacık olmaz. Hadi hep birlikte okulu bırakıp ÖSSye girelim Boğaziçine gidelim. En fenası para dayanmıyo la bu okula. Böyle yıllar sonra yavaş yavaş kız olduğumu farkediyorum bırakın bir doya doya alışveriş yapayım değil mi ama yoooook üç kuruşluk yemeğe 10lira vermezsek içimde kalır. Cüzdanlarla kafeler anlaşmış arada biz piç oluyoruz oh ne ala. Amaaan konu nerden nereye geldi. Ne diyordum efendim? Hah, blog okuyorum. Eee bu konu da bir yere gitmedi. Her neyse, sizi seviyorum, pek de çok. Yanımda yöremde kalın, gelin beni sevin yeter işte. Brownie intense kutsasın sizi {Kırmızışın'ım seni dondurmalar kutsasın} Gün gelsin yine bir engelli odasında ya da bizim çok kişilikli odamızda buluşmak dileğiyle...