Bugün son hızda serbest çağrışım yapabilen beynim sayesinde borç almaktan ne kadar nefret ettiğimi hatırladım.
(bakınız: 2010'da neler oldu-hayatımdan çıkan arkadaşlar- o arkadaşların eski sevgilileri- borç isteyen eski sevgililer- borç istemek- borç istediğim zamanlar- nefret- üzüntü- küçülme....)
Gerçekten parasız kalıp borç istediğim zamanlar çok çok azdır. Zengin olduğumdan değil, para yetirmeyi bildiğimden ve aç bile kalsam borç almayı reddettiğimden. Yeşil'den bile borç alamıyorum, öyle de huysuz bir şeyim. Karşı tarafın bana nakit para vereceği düşüncesi bile beni krize sokmayı başarabiliyor. Bunu bilen güzel arkadaşlarım zaman zaman bir şeyler ısmarlama yoluna giderler hatta kredi kartını bile veren olmuştu. Şimdi baktım da ne güzel arkadaşlarım var.
Neyse neyse bu da böyle bir tespitti kendim hakkında.
Ps: Param var lan yanlış anlamayın sadece aklıma geldi.