16.02.2011

Bir orman, bir yatak




Bu ayki yazılarımda hep dinlenemediğimden, sürekli bir koşuşturma halinde olduğumdan bahsedip durmuşum. Zaten şimdi de okul açıldı, 6 ders alıyorum, çalışmam lazım vs. derken benim başka söyleyecek sözüm, konuşacak konum kalmıyor.




Şöyle bir ormanda olsam, yatağım bulutlara yakın. Başucumda bir bardak su ve anne kokusu. Bir dakika kalsam, bir saat ya da bir ömür. Bilmemecesine dinlensem. Ruhumu orman perilerinin yanına katsam da bedenim daha bir gömülse yastıklara.




Uyku beni çağırıyor. Gitmeli...

Hiç yorum yok: